Türk Milletinin tarihi sayısız zaferlerle doludur. Dünyanın en büyük zaferlerinden birisi de biri Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharrebesidir. 30 Ağustos Milletimizin her ne koşulda olursa olsun Zafer elde edebileceğinin göstergesidir. Düşman ordusunu vatan topraklarından tamamen temizlenmesi için bir yıl kadar süren hazırlık döneminden sonra 26 Ağustos 1922’de Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak Paşa ve silah arkadaşları Büyük Taarruz’u başlatarak Türk Milletini topyekün taaruza kaldırdı.

26 Ağustos’ta 05.00’da süngü hücumu ile başlayan taarruzda Türk askeri kısa bir zamanda Tınaztepe, Belentepe ve Kalecik Sivrisi’ni  düşman işgalinden kurtararak ilk gün 15 kilometrelik bir bölgede birinci hat mevzilerini ele geçirdi.
 

Türk askeri 27-28-29 Ağustos Pazar günü Afyonkarahisar’ın farklı bölgelerinde çatışmalara devam etti.

29 Ağustos gecesi durum değerlendirmesi yapan Mustafa Kemal Paşa ve Silah Arkadaşları hemen harekete geçilip taarruzun kısa sürede sonuçlandırılmasını kararlaştırdı ve planın 30 Ağustos’ta aksamadan uygulanması için önlemler alındı.

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Türk ordusunun Kurtuluş Savaşı’nda kazandığı en önemli zaferin arifesinde, 30 Ağustos sabahında Zafertepe Çalköy’de birliklere taarruz emrini verdi. Onun bizzat yönettiği Dumlupınar’daki meydan muharebesinde kahraman Mehmetçik, Yunan birliklerini Allıören, Keçiler, Kızıltaş Deresi yolunun iki yanında tamamen sarıp imha etti. 31 Ağustos’ta Banaz, 1 Eylül’de de UŞAK düşman işgalinden kurtarılarak Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi zaferle noktalandı.
 

Bu ve bunun gibi sayısız zaferlerle dolu olan şanlı tarihimiz gösteriyor ki Türk Milleti içinde bulunulan vaziyet ne olursa olsun asla boyunduruk altına girmeyeceğini dünyaya göstermiştir.

Biz Alperenler de Türk milletine ait bir karış vatan toprağı için canını verenlere önderlik edenlere, cepheye mermi taşıyanlara ve bu vatan için taşı taş üstüne koymuş her vatan evladına değer verip bu davayı onların davasının devamı olarak gördüğümüzü Yüce Milletimiz önünde bir kez daha söylemek istiyoruz.